İmar Planı İptal Davaları

İmar Planı İptal Davaları

Hukuki destek için Avukat Mehmet Sinan Akkuş'u arayabilirsiniz
0 (532) 155 08 50

İmar planlarına karşı dava açılabilir mi?

İmar planları birer idari işlemler olup, İzmir idare hukuku avukatı başlıklı makalemizde detaylı açıkladığımız üzere idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı iptal davası açılabilmektedir. Bu nedenle, imar planlarına karşı da iptal davası açılabilmektedir. İdareye karşı açılacak olan iptal davaları idare mahkemelerinde görülmektedir. Ancak, iptal davası açılacak eylem veya iş ülke çapında uygulanacak bir niteliğe sahip ise ilk derece mahkemesi sıfatıyla iptal davası, Danıştay’da da açılabilecektir.

İptal Davası Açmadan Plana İtiraz Edilebilir mi?

3194 sayılı imar kanununun 8. maddesinde; “…onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi on beş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar. Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. Onay tarihinden itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları on beş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.” Şeklinde belirtilmiştir. Kısacası belediye alanı içinde olduğu takdirde belediyeye, belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde ise ilk 1 ay içerisinde valiliğe itiraz edilebilir….” yer alan hüküm doğrultusunda itiraz edilebilmektedir.

İmar planlarının iptal edilme sebepleri nelerdir?

İmar planları bazı yönlerden hukuka aykırı oldukları halde iptal edilebilmektedir. Bunlar, imar planlarının yetki, şekil, sebep, konu ya da amaç yönünden hukuka aykırı olduğu halde iptal edilebilmektedir. Uygulamada en sık karşılaşılan aykırılıklar; imar planının yetkili olmayan kişi veya kurumlarca hazırlanması veya onaylanması, eksik ve yetersiz inceleme yapılması, imar planının şehircilik ilke ve esaslarına aykırı olarak hazırlanması ile imar planının kamu yararına aykırı olması gibi durumlar, en sık karşılaşılan imar planının iptali davası sebeplerindendir.

İmar planının iptali davası kime karşı açılmalıdır?

İmar planının iptali davası, belediye meclisine veya il genel meclisine karşı açılamamaktadır. İptal davası doğrudan söz konusu belediye tüzel kişiliğine karşı açılabilmektedir.

İmar planının iptali davasında yürütmenin durdurulması kararı verilebilir mi?

İdare hukukunda, hakkında iptal davası açılan idari işlem veya eylem, iptal davasının açılmasıyla durmaz ve uygulanmaya devam eder. Bu nedenle hukuka aykırı olduğu iddia edilen karar uygulanmaya devam edildiği takdirde telafisi mümkün olmayan bir zarara yol açacak ise yürütmenin durdurulması talebinde bulunulabilir. Söz konusu eylem veya işlemin telafisi güç veya imkansız bir zarara yol açacağı öngörüldüğü takdirde, davanın görüldüğü mahkeme tarafından yürütmenin durdurulması kararı verilebilir.

İmar davaları kaç yıl sürer?

İmar planlarının iptali davaları idare mahkemelerinde görülmektedir. 2577 sayılı İdari Yargılama usulü kanununda idari mahkemelerde görülen davaların en geç 6 ay içinde sonuca ulaşmak zorunda olduğu belirtilmiş ise de uygulamada bu süre aşılmaktadır. İdare mahkemelerinde görülen davalar yaklaşık 1 sene içerisinde sonuçlanmaktadır.

İmar affı / imar barışı nedir?

İnşa aşamasında yürürlükte olan kurallara uyulmadan, ruhsatsız veya imar mevzuatına aykırı inşa edilmiş veya eklentiler yapılmış, yapı güvenliği olmayan, planlama, mimarlık ve mühendislik süreçlerinden geçirilmeden yapılmış kaçak yapıların, belirli şartları sağlaması halinde yasallaştırılmasına, imar barışı veya imar affı denilmektedir.

İmar kirliliği davaları / imar barışı ceza davaları nelerdir?

(İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu) yazımızda detaylıca anlatıldığı üzere; yerel yönetimlerin belirlemiş oldukları imar planlarına uyulmadan, yapı ruhsatı ve inşaat izinleri alınmadan inşa edilmiş olan kaçak yapı sonucu imar kirliliği ortaya çıkmaktadır. İmar kirliliğine neden olmak bir suç olup, Türk ceza kanununun 184. maddesinde aşağıda yer alan hüküm düzenlenmiştir;

  • Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  • Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
  • Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

İMAR PLANININ İPTALİ DAVASI HAKKINDA DANIŞTAY KARARLARI

Danıştay 6. Dairesinin 2003/3435E-2004/6378 K sayılı kararına göre;

“...imar planının mahkemece iptal edilmesiyle, iptal tarihine kadar ilgilinin hilesi ve hatası olmaksızın yapılan yapının, planın iptal edildiği tarihteki seviyesi kazanılmış haktır, korunması gerekir.“

Danıştay 6. Dairesinin 1974/2612E-1976/7003 K sayılı kararına göre;

“...şahıs menfaati gözetilerek imar planı değişikliği yapılamaz.“

Danıştay 6. Dairesi’nin 1993/01302E-1994/00097 K sayılı kararına göre;

“...imar planları imar yönetmeliklerinden önce uygulanması gereken genel düzenleyici işlem niteliğinde olduklarından, imar planında yapılaşma ile ilgili kuralların bulunması halinde bu konuda yönetmelik hükümlerine göre karar verilemez.“

Danıştay 6. Dairesinin 2004/7047E-2007/1723 K sayılı kararına göre;

“...imar mevzuatına göre açık ve anlaşılır bir gerekçeye dayandırılmadan nazım imar planı değiştirilemez. İlçe belediyesinden gelen imara ilişkin bir kararı 5216 sayılı yasa gereği (md 7) aynen veya değiştirerek onama yetkisi vardır. Reddetme yetkisi yoktur."

Danıştay 6. Dairesinin 2007/6666E-2007/8247 K sayılı kararına göre;

“...imar planında sağlık tesisi alanı olarak ayrılan alan hastane kullanımını da içerir. Hastane binası olarak düzenlenen yapı kullanma izni belgesi hukuka aykırı değildir."

Danıştay 6. Dairesinin 2003/940E-2004/4925 K sayılı kararına göre;

“...uygulama imar planı yapılabilmesi için üst ölçekli nazım imar planının bulunması ve uygulama imar planının da nazım imar planına uygun olması gerekmektedir…”